top of page
Search

isimsiz bilmem kaç




Birdenbire gördüm kendimi…

Geçtiğimiz günlerden ,

Serince bir tanesinde,

Hareket halindeyken

Yanlış hatırlamıyorsam…

Seyir halinde zannettiğim,

Kaçak molalarda oldu,

Uzayan duraklarda…

Çok uzun zaman

Düşünmeye başlayalı.

Asırlardır sanki.

Hayat boyu

Var olabildiğim,

Var edebildiğim tek disiplin…

Yolunda yürüdüğüm,

Tek yol olarak emin

Varlığımı nefessiz çeken,

Tüm karanlıklara en derin.

Düşüncelerimle,

Yanyana alt alta üst üste

Hep birlikte,

Burdayız bugün

Güneşin ışığına çevrili gözlerimiz,

Tamamen teslimiz,

Hiç olmamış bir ışığın

Ilık kucağında tedirgin…

İtiraflar dökülüyor tutuk nefeslerden,

Sanırım yıllardır saklanıyorum

Aşağı yukarı otuzlu yaşlarımdan bu yana

Saklanıyorum dünyadan,

Günden geceden,

Ait olamadığım saatlerden,

Canımı yakma ihtimali barındıran,

Her temas, her rastlantı

Her yüz, her göz

Her tesadüfden…

Farkına varmanın getirdiği

Kalabalık tebessümlerle dolu;

Günlerimin kuytu köşelerinde

Gizli kalan çukurlarımdan

Taşan yaşlar...

Saklı kalan saflarım

Kendi içinde düşünür,

Ancak kendi içinde

Düşündükçe büyür, köpürür

Dönüşür, dönüştürür ve yine düşünür…

Birbiri ardına çokça aşınmış,

Aynı sürgüye direnen yaradılışlar..

Bitap düşmüş kapılar ardından

Yalandan ve yarım yamalak yapılan

Komşuluk alışverişleri...


Kafası karışmış deneyimlerim

Ancak kendine arkadaş tecrübelerim.

Yoksul kalmış deyimler,

Eksik kelimeler,

Sessiz cümleler...

İktidarsız serüvenler..

Altın varaklı bayat desenlerde

Yadırganan kusurlu yankılar...

Soru işaretlerinden,

Rengarenk neon tabelalar

Çok, çok, çokca yanıp sönen

Ama sonunda hep sönen.

Birbirine aşina hüsranlar

Kalabalıkta ikili üçlü gruplanan.

 
 
 

Comentarios


Post: Blog2_Post
  • Instagram

©2019 selinatik.

bottom of page